Alparslan Kuytul Hoca hakkında açılan skandal mahkemeden derhal beraat beklenirken yargılama skandal kararlarla devam ediyor.
Konuyla ilgili ilk ifadesini cezaevinde tutuklu kaldığı süreçte veren Alparslan Hoca hakkında mahkeme açılmış, kendisinden emniyete gidip ses ve görüntü kaydı vermesi istenmişti.
Dava dosyasını Ankara'ya gönderip kriminal inceleme isteyen mahkeme heyeti, konuşan kişinin Alparslan Hoca olmadığı açıkça görülmesine ve bilirkişi raporunda detaylandırılmasına rağmen davayı sürdürdü.
Konuşan kişi ile arasında 20 yaş fark olmasına rağmen herkesin basitçe yapabileceği ayrımın yapılamaması duyanlarda akıl tutulması yaşattı.
3 yıl önceye ait olan kayıtlarda, konuşan kişinin saçları siyahken Alparslan Hoca'nın 2017 yılında saçlarının beyaz olduğu görülüyor. Mahkemenin bu kadar aşikar olan bir ayrımı yapamaması mahkemeye olan güveni sorgulattı.
Peki bu ilginç mahkeme neden devam ediyor?
Alparslan Hoca, davanın sürdürülme amacını 4 madde ile açıklıyor:
"1-Bu süreçte bana yapılan zulüm esnasında benim, ailemin, dava arkadaşlarımın mücadelesi toplumda büyük bir kesim tarafından destek verildi. Bunların içerisinde solcular da var ve sizin desteklediğiniz kişi bakın Mustafa Kemal hakkında konuşuyor demek için onlardan beni sevenleri uzaklaştırmak istiyorlar.
2. Beni yıldırmak usandırmak seni böyle uğraştırırız sen istersen öyle bir konuşma yapma biz seni yinede mahkemelere uğraştırırız mesajı vermek.
3. Bana zulmetmek, acı çekmemi sağlamak zaman kaybettirmek. Mahkemelerle uğraşıp zaman kaybedeyim, İslama hizmet edemeyeyim ,İslama hizmetle ilgilenemeyeyim, hizmet yapamayayım, istiyorlar!
4. Bir de konuşan kişiyi ihbar etmiş olayım, istiyorlar! 'Konuşan ben değilim hakim bey, bak konuşan şu' diyeyim, onun hakkında ihbarcı duruma düşürüyorlar." ifadelerini kullandı.
"Siyah gözlüklüler" yine mi iş üstünde?
Mahkemeyle ilgili gelişen son skandalı Furkan Tv 'Gündeme İslami Bakış' adlı programda açıklayan Alparslan Hoca, devam eden mahkemenin Ankara'ya gönderdiği kayıtları incelemesi için adli tıpın yeterli olmadığı iddia edilerek kendisinin İstanbul'a sevkinin istendiğini, derhal beraat verilmesi gereken davanın utanç içinde devam ettirildiğini kaydetti.
