Süleyman Soylu katıldığı bir TV programında, Alparslan Hoca için “Türkiye düşmanı” ifadesini kullanmıştı. Soylu ‘nun söylemlerini yalanlayan Furan Gönüllüleri, düzenledikleri yayınla ithamları cevapladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Furkan Hareketi Lideri Alparslan Kuytul Hoca için; “Bu kişi dört yıldır ilgi alanımızdadır. Türkiye karşıtı ve Türkiye düşmanı ne kadar mesele var, onların savunucusu. Türkiye düşmanlığı nasıl yapılır? Bütün bunların savunuculuğunu ortaya koyan bir portre ile karşı karşıyayız.” söyleminde bulunarak Alparslan Hoca’yı zan altında bırakmıştı. Furkan Gönüllüleri söz konusu ithamları cevapladı.
Furkan TV internet kanalında yayınlanan programa katılan Semra Kuytul Hocahanım konuşmasına; “4 buçuk yıldır ilgi alanlarındaymışız. Tebrik ediyorum, hiç belli etmediler.” diyerek başladı.
Alparslan Hoca’nın tutuklu yargılandığı süreçte kendisine yöneltilen ithamlara verdiği cevapların milyonlarca kişi tarafından izlenmesine rağmen ne yetkilerce ne de herhangi bir ulusal kanalda muhatap bulamadıklarını hatırlatan Semra Hocahanım, Alparslan Hoca hakkında ulusal kanalda konuşan Soylu’nun açıklamalarıyla üzerlerindeki yayın sansürünün kalktığı yönündeki düşüncelerini belirtti.
Soylu: Alparslan Kuytul, Dini Anlatmıyor
Soylu’nun, Alparslan Hoca hakkında; “Dini anlatmıyor” iddialarını yanıtlayan gönüllüler, şu ifadeleri kullandı:
“Dini anlatmıyor’ derken ya kendisine bilgi veren yanlış bir bilgi vermiş, Bakan Bey’i yanlış bir şekilde yönlendirmeye çalışmış. Kendisi “4 buçuk yıldır inceliyorum” diyor, birimlerinin aracılığı ile mi tanıyor? Orada ‘Dini anlatmıyor’ ifadesi bizi halka karşı farklı tanıtıcı bir ifade. ‘Görünürde sakalı var, hoca gibi görünüyor ama aslında bu adam İslam’dan bahsetmiyor, Kur’an- sünnetten bahsetmiyor. İnsanlara farklı şeylerden bahsediyor’ meselesini gündeme getirmeye çalışıyor. Halkı yönlendiriyor. Hâlbuki en basitinden Furkan Vakfı’nın sitesine ya da Hocaefendi’nin kendi sitesine girdiğinde Hocaefendi’nin yıllardır tefsir dersi yaptığı, temel eğitim dersleri, hadis, fıkıh gibi birçok İslami dersler yaptığı görülecek. Çevresindeki insanların nice İslami faaliyetler yaptığı, hayatı çok farklı noktalarda olup Furkan Vakfı’nın gönüllüleri ile tanışınca değişen nice insanların olduğunu görülecektir ki bunu etkinliklerde de göstermiştik. Orada da anlatmıştı arkadaşlar. Aslında İslam’ı tanıyınca, Furkan Vakfı’nı tanıyınca hayatının ne kadar değiştiğini gören insanlar da vardı.”
Alparslan Hoca Türkiye Düşmanı Mı?
Bakan’ın, Alparslan Hoca için Türkiye düşmanı tabirini kullanması cevaplandıran gönüllüler: “Bir de oradaki bir ifadesinde “Türkiye düşmanı ne kadar mesela varsa bunların karşıtı ifadesi var.” diyor. Aslında Alparslan Kuytul Hocaefendi’yi ne kadar tanıdığı şüpheli. Ya da bu noktada farklı ya da yanlış bilgilendirme yapıldıysa, biz burada kısaca anlatacak olursak: Alparslan Kuytul Hocaefendi hayatını toplumun ıslahı, dinin ihyası için adamış, vatanını milletini seven, dinine hizmet eden bir insan. Türkiye meselesinde de; Türkiye’ye karşı hangi meselede onun karşıtı olmuş?
Amerika’nın Irak’ı işgali esnasında tepkisini ortaya koymuş, 1 Mart tezkeresine karşı çıkmıştır. Suriye ile ilgili politikalarda; Türkiye’nin aleyhine, ülkemizi ve Müslümanları ilgilendiren meselelerde tenkitlerini ortaya koymuş, görüşlerini dile getirmiştir. Suriye meselesi ile ilgili, Rus uçağının düşürülmesi meselesi ile ilgili görüşünü dile getirmiştir. Bu Türkiye düşmanlığı ya da karşıtlığı değildir.
Birileri Fetullah Gülen camiasının programında çıkıp, onların propagandasını yapıp AKP’yi eleştirirken ya da onların düzenlemiş olduğu organizasyonlarda çıkıp konuşurken; Hocaefendi Türkçe olimpiyatlarının yanlışlığını, dine zarar verdiğini, dinler arası diyalog ile ilgili meseleleri ilmi bir şekilde tenkit etmişti. 1998 yılından itibaren o camiayı bu türde tenkit etmiştir. Bu, Türkiye düşmanı olan bir durumda karşıt olmak değildir. Ya da silahlı terör organizasyonlarını desteklemiş birisi değildir. Aksine hükümet ile ilgili toplumun faydasına olan, dine hizmet eden meselelerinde yine takdir etmiştir.
aşörtüsü meselesinin çözülmesinde, İmam Hatiplerin açılmasında, okullarda mescitlerin açılması konusunda ya da İstanbul sözleşmesinin iptal edilmesi olsun, 17-25 Aralık’ın bir darbe girişimi olması hususu olsun… 15 Temmuz darbe girişimi olduğunda burada (Adana’da) 5 bin kişinin katıldığı bir miting gerçekleştirildi. Her meselede hükümeti ya da iktidarı tamamen eleştirmiş değil. Toplumumuzun ya da dinimizin faydasına olan meselelerde takdir etmiştir. Ülkemiz ya da dinimiz açısından sakıncalı bulduğu meselede de tenkit etmiştir. Kendisi sadece görüşünü dile getirmiştir. Hocaefendi’nin söylediği bir kanun değildir. Kendisi o konu ile ilgili görüşünü dile getirmiştir. Ayet değil, hadis değil. Bence bu meselede de Hocaefendi’yi daha iyi tanımalı, daha iyi araştırmalı. Kırpılmış videolardan değil kendisinden tanımalı.” dedi.