S&P'den yapılan açıklamada, Türkiye'nin uzun vadeli döviz cinsinden kredi notunun "B+", uzun vadeli yerel para birimi cinsinden kredi notunun ise "BB-" olarak teyit edildiği belirtildi.
Türkiye'nin kısa vadeli döviz ve yerel para birimi cinsinden kredi notunu ise "B" olarak teyit edildiği vurgulanan açıklamada, Türkiye'nin kredi notu görünümünün ise "durağan" olduğu ifade edildi.
Ülkede ekonomik istikrara kavuşma yönünde işaretlerin bulunduğunun vurgulandığı açıklamada, “Ancak geçmiş dönemlerdeki yüksek büyüme oranlarının yakalanmasını beklemiyoruz.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Türkiye’nin bir ekonomik ayarlama sürecinden geçtiği savunularak, bu yıl reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 0,5 daralmasının ve gelecek yıl ise yüzde 3 genişleyeceğinin beklendiği ifade edildi.
Açıklamada, Türkiye’nin borçlarını yurtdışından yeniden finanse etmesine yönelik risklerin arttığı ileri sürülerek, bölgesel güvenlik risklerin, ABD ve Avrupa Birliği ile ilişkilerin gerilemesi potansiyeli de dahil olmak üzere, çeşitli jeopolitik risklerin devam ettiği savunuldu.
ABD Merkez Bankasının (Fed) daha gevşek para politikasının Türkiye gibi gelişmekte olan piyasalara sermaye akışını destekleyerek “acil baskıları” bertaraf ettiği kaydedildi.
Kredi derecelendirme kuruluşu, enflasyonun bu yıl için yüzde 15,2, 2020 için yüzde 11,2 ve 2021 için ise yüzde 9 seviyesinde beklediğini bildirdi.
S&P, ülkede işsizlik oranının 2019’da yüzde 12,9'a, bunun gelecek yıl yüzde 11,8’e ve 2021’de ise yüzde 10,8'e düşmesini bekliyor.
Hükümetin, Türkiye ekonomisine güveni artıran şeffaf bir ekonomik ayarlama programını başarıyla geliştirmesi ve uygulaması durumunda Türkiye'nin kredi notlarının yükseltebileceği sinyali verildi.