Beyaz Saray’daki ilk yılını doldurmaya hazırlanan ABD Başkanı Donald Trump, göçmen ve Müslümanlara yönelik yasak politikalarıyla damga vurdu.
Trump'ın başkanlık yarışı sırasında vadettiği radikal politika değişikliklerinden biri de ABD’de göçmen veya mülteci kabul prosedürlerinin değiştirilmesiydi.
Başkanlığının ilk haftasında ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'u ziyaret eden Trump, konuya ilişkin tartışmalı üç başkanlık kararnamesini imzaladı.
Trump, Pentagon’da imzaladığı "Ulusu ABD’ye giren yabancı teröristlerden korumak" başlıklı kararnamede Irak, Suriye, Libya, Somali, Sudan, Yemen ve İran vatandaşlarının ülkeye girişini 90 gün askıya aldı.
Trump’ın kararnamelerine ilk darbe yargıdan
Trump’ın kararından sadece bir gün sonra ABD’deki en büyük hak ve özgürlükler derneği Amerikan Sivil Haklar Birliği New York Doğu Bölge Mahkemesinde dava açtı.
New York Eyaleti Federal Yargıcı Ann Donnely, kararnamenin ABD Anayasası kapsamında teminatı verilen "bireylerin eşit koruma ve kanuni haklarını ihlal ettiği" gerekçesiyle ülkeye varmış olanların kabul edilmemesinin durdurulmasına karar verdi.
Daha sonra ise ABD'de oturma izni bulunan iki akademisyenin Massachusetts’te açtığı dava sonucunda Federal Yargıç Allison Burroughs, "ABD'ye yasal olarak varmış olanların ülkeden sınır dışı edilemeyeceğine" hükmetti ve kararnameyi kısmen askıya aldı.
Trump’ın 7 İslam ülkesine uyguladığı giriş yasağının en tartışmalı kısmı, ABD’de "Yeşil Kart (Green Card)" veya kalıcı oturma izni bulunanların da kararname kapsamına alınmış olmasıydı.
Massachusetts ve New York’un yanı sıra Yeşil Kart sahipleri tarafından Washington, Maryland ve Hawaii’de de Trump yönetimine dava açıldı.
Bunun üzerine Trump yönetimi kararnamenin kapsamında yumuşamaya gitti ve ABD’de çalışma veya oturma izni bulunan ilgili ülke vatandaşlarının ABD’ye girişlerine izin verildi.
Trump’a en büyük darbe Yargıç Robart’tan
Washington eyaleti federal yargıcı James Robart, 3 Şubat 2017'de Trump'ın vize yasağı kararının yürütmesini ülke genelinde durdurma kararı aldı.
Yargının kapattığı yolu aşmak için Trump ikinci kararnamesini 6 Mart 2017'de imzaladı.
Yeni kararnamede ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun Irak'taki operasyonlarına zarar vereceği gerekçesi ile Irak listeden çıkarıldı.
Uygulanmasına 16 Mart 2017'de başlanacağı belirtilen bu yeni düzenleme de 15 Mart 2017'de Hawaii Federal Yargıcı Derrick Watson tarafından geçici olarak ülke genelinde askıya alındı ve Trump, konuyu Yüksek Mahkemeye kadar taşıyacağını açıkladı.
ABD Yüksek Mahkemesi geçen yılın eylül ayının ortalarında Trump yönetiminin itirazını yönetimin konuyla ilgili yeni düzenleme üzerinde çalıştığını gerekçe göstererek reddetti.
Trump ise süresi dolan vize ve seyahat kısıtlaması kararnamesinin yerine geçecek yeni bir kararnameyi 24 Eylül 2017'de imzaladı.
Hawaii Yargıcı Watson bu kararnamenin de yürütmesini "ABD'ye gelmek isteyen insanları milliyetlerine göre ayrımcılığa tabi tuttuğu" gerekçesiyle durdurdu.
Trump yönetimi Yargıç Watson’ın bu kararını da ABD Yüksek Mahkemesine taşıdı. Yüksek Mahkeme, 5 Aralık 2017'de kararnamenin uygulanabileceğine hükmetti.
Elektronik cihaz yasağı
Trump’ın tartışma yaratan bir başka yasağı da ABD uçuşlarında bazı havayolu şirketlerinde yolcu kabinlerine cep telefonundan büyük elektronik cihazların alınmamasına yönelikti.
ABD, 21 Mart 2017'de İstanbul'un yanı sıra Kahire, Amman, Kuveyt, Kazablanka, Doha, Riyad, Cidde, Abu Dabi ve Dubai'den ABD’ye gelecek yolcu uçaklarında cep telefonundan büyük elektronik cihazların yolcu kabinlerine alınmasına yasak getirdi.
Karar tartışmalara neden olurken ABD İç Güvenlik Bakanlığı geçen yıl temmuz ayında ilgili hava limanlarına yeni güvenlik tarama uygulamalarını şart koşarak elektronik cihaz yasaklarını peyderpey kaldırdı.
Göçmen karşıtı politikalarda tam gaz
Başkanlık yarışına katıldığı ilk günden itibaren Trump'ın hedefinde Meksika sınırından ABD’ye giren yasa dışı göçmenler vardı.
Trump başkanlık koltuğuna oturduktan sonraki 9 ay içerisinde Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Birimi 61 bin 94 göçmeni sınır dışı etti.
Birimin verilerine göre 2017 yılında aynı zamanda 110 bin 568 göçmen tutuklandı.
Yeşil Kart ve göçmen zincirine engel
ABD Başkanının hedefinde olan diğer bir kesim de çocukken aileleri tarafından yasa dışı şekilde ABD'ye getirilen çoğunluğu Latin Amerika kökenli göçmenlerdi.
Trump ağustos ayında bu şekilde ABD’ye giren göçmenlerin korunmasını amaçlayan sağlayan ve kamuoyunda DACA (Deferred Action for Childhood Arrivals) olarak bilinen programı 6 ay içerisinde kaldırma kararı aldığını açıkladı.
"Güçlü İstihdam için Amerikan Göçmenliğine Reform Yasası" adı verilen tasarının hedefinde Yeşil Kart uygulaması var.
Trump, tüm bu yasakları ABD'nin güvenliği ve ABD halkının istihdam alanını korumak için yaptığını savunsa da birçok Amerikalı uzman, Amerikan topraklarının ve refahının yasakçı politikalarla korunamayacağını dile getiriyor.