Dışişleri Müsteşarı Ümit Yalçın’ın da ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass ile telefonla görüştüğü öğrenildi. Yalçın, karardan duyulan rahatsızlığı aktarırken kısa süre içerisinde ‘sonlanması’ beklentisini de aktardı.
Dışişleri’ne çağrılan ABD Büyükelçiliği Müsteşarı’na “Gereksiz tırmanmaya sebep olan ve insanlara mağduriyet yaratan bu karardan vazgeçelim” mesajı iletildi. Bu mesajlar sürerken, tutuklanması nedeniyle Washington-Ankara arasındaki krizi tırmandıran ABD Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz’un yanı sıra bir konsolosluk çalışanı hakkında daha gözaltı kararı olduğu; eşi ve oğlunun sorguya alındığı haberleri ise gün boyunca devam etti. ABD’nin Türkiye’de, Türklere yönelik vize işlemlerini askıya almasının ardından dolar hızla yükselişe geçerken, önceki gün gece yarısı aynı kelimelerle Twitter üzerinden ABD vatandaşlarına yönelik misilleme kararı alan Ankara, dün gerginliği tırmandırmak yerine düşürmek için harekete geçti. ABD’nin vizelerin askıya aldığını açıklamasının ardından önceki gün akşam Dışişleri Müsteşarı Ümit Yalçın’ın, ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass ile telefonla görüştüğü öğrenildi. Yalçın, karardan duyulan rahatsızlığı aktarırken kısa süre içerisinde ‘sonlanması’ beklentisini de aktardı. Dün de ABD Genel Müdürü Büyükelçi İnan Özyıldız ve Konsolosluk İşleri Genel Müdürü Büyükelçi Mehmet Samsar’ın Dışişleri’ne çağırdığı ABD Müsteşarı Philip Kosnett’e “Gereksiz tırmanmaya sebep olan ve insanlara mağduriyet yaratan bu karardan vazgeçelim” mesajı iletildi. ABD Misyonları resmi tatil olan Kolomb günü nedeniyle dün kapalı olduğu için Büyükelçi Bass yerine Kosnett’in çağrıldığı belirtildi. Benzer mesajlar Washington’da da Büyükelçi Serdar Kılıç tarafından iletilirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Ukrayna’ya gitmeden önce yapacağı basın toplantısını son anda iptal etti. Bunda, ABD’den saat farkı nedeniyle gelecek yanıtın beklenmesi etkili oldu.
Resmen durdu!
Türkiye, dün itibarıyla e-vize sisteminden ABD vatandaşlarını resmen çıkardı. ABD de yeni bir seyahat uyarısı yayımlayarak Türkiye’nin ani kararının etiket vizenin yanı sıra e-Vize ve sınırda bandrol vize uygulamalarını da kapsadığını belirterek, “Türkiye’ye seyahat etmeyi planlayan ve bu konuda sorusu olanlar en yakın Türk Büyükelçiliği, Konsolosluğu ya da Türk Dışişleri ile iletişime geçmeli” denildi. ABD’nin aldığı bu karar, ABD Başkanı Donald Trump’ın Erdoğan ile New York’ta yaptığı görüşmeden kısa süre sonra geldi. Trump, o görüşmenin ardından “Türkiye ile hiç olmadığımız kadar yakınız” demişti. Cumhuriyet’e konuşan ve ABD’yi yakından tanıyan bir hükümet görevlisi de, bu kararın Trump tarafından alındığını düşünmediklerini belirtti. Yetkili, “Bu yönetimin kararı değil, en fazla Tillerson’ın kararı” yorumunu yaptı ve Metin Topuz’un Türk vatandaşı olduğuna ve dokunulmazlığı bulunmadığına dikkat çekti.
Tarih verilmedi
ABD, benzer bir yaptırımı Rusya’nın ABD’li diplomatların sayısının azaltılması talebine karşı da almış ve Rusya’daki ABD Büyükelçiliği, 23 Ağustos’tan itibaren Rusya’da göçmen olmayan vize türleriyle ilgili çalışmaların 1 Eylül’e kadar askıya alınacağını duyurmuştu. Ancak Türkiye’ye yönelik alınan kararda bir tarih verilmemesi her an sonlanabileceğinin de işareti olarak yorumlanıyor.
Trump 'Hiç olmadığımız kadar yakınız' demişti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump, New York’ta düzenlenen 72’inci Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul toplantıları kapsamında 22 Eylül’de bir araya gelmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan için “Benim arkadaşım oldu” ifadelerini kullanan Trump, “Ülkelerimiz arasında harika bir dostluk var. Bence biz, şu anda hiç olmadığımız kadar yakınız. Bunun büyük bir bölümü kişisel ilişkilerle alakalı” demişti. Trump’ın Erdoğan ile görüşmesinde tutuklu olarak 1 yılını tamamlayan Papaz Andrew Craig Brunson’ın durumu ele alınmıştı. Erdoğan ise bu sözlere “Bir papaz da siz de var siz de onu bize verin” diye karşılık verince ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, “Böyle bir yola girebileceğimizi hayal bile edemiyorum” demişti.
İlk sinyal Bass’tan
ABD Büyükelçisi John Bass, tutuklanmaya ilişkin rahatsızlığını dile getirirken, “Hükümetten bazılarının intikam peşinde olduğunu” söylemişti. Metin Topuz’un tutuklanmasının ardından ABD Büyükelçiliği de Ankara’ya tepkisini “Mahkeme yerine medyada yargılıyorsunuz” diyerek göstermiş ve “Ortaklığımızı bozuyorsunuz” uyarısında bulunmuştu. Açıklamada, “Amerikan hükümeti, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nda görevli bir yerel çalışanın 4 Ekim tarihinde tutuklanmasından ve Türk hükümeti kaynakları tarafından sızdırılan ve görünüşe göre bu çalışanın hukuka dayalı bir mahkeme yerine medyada yargılanmasının amaçlanmasından büyük bir rahatsızlık duymaktadır” denilmişti. ABD’nin vize vermediği ülkeler olan Suriye, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen’in yanına pratikte Türkiye de eklenmiş oldu.
‘Bir kişi konsoloslukta saklanıyor’ iddiası
Türkiye ile ABD arasındaki vize krizi devam ederken dün sabah gözaltı kararı olan bir başka kişinin konsoloslukta saklandığı iddia edildi. Bu haberlerin ardından Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, “İkinci bir ABD konsolosluk çalışanı hakkında gözaltı kararı olduğuna dair bizde bilgi yok. ABD’nin İstanbul’daki konsolosluğunda herhangi bir başka çalışanı ile ilgili devam eden (adli) bir konu yok” dedi. Haberler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açıklama yapıldı. Başsavcılık tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 25 Eylül’de gözaltına alınan şüpheli Metin Topuz’un 4 Ekim’de İstanbul Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklandığı anımsatılarak “Şüpheli Metin Topuz’un beyanları doğrultusunda Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) örgütlenmesinde yönetici konumda olduğu tespit edilen S.C. ve K.İ.C. hakkında yakalama ve gözaltı kararı verilmiş olup, şüpheliler Amasya’da yakalanarak adli işlemleri için İstanbul’a getirilmişlerdir. İsmi geçen şüphelilerin eşi ve babası konumundaki, herhangi bir diplomatik bağışıklığı bulunmayan ABD İstanbul Başkonsolosluğu çalışanı N.M.C, ifadesi için cumhuriyet başsavcılığımıza davet edilmiştir” denildi.