Türkiye, 15 Temmuz sonrası Gülen'in Almanya'daki faaliyetlerinin mercek altına alınmasını talep etti. Hükümet, Gülen ve hareketi hakkında Alman makamlarını bilgilendirirken, eğitim, kültür ve ticari alanlarda faaliyetlerinin yakın takibe alınmasını, hareketin iç istihbarat örgütü Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) tarafından izlenmesini istedi. Bunun yanı sıra bağlantılı bütün kuruluşlara karşı da Alman hükümetinden "mesafeli olunmasını" istedi. EYALETLER TALEBİ GERİ ÇEVİRDİ Türkiye'nin talepleriyle ilgili basına açıklama yapan Berlin Eyalet Başbakanı ve Belediye Başkanı Michael Müller ile Baden-Württemberg Başbakanı Winfried Kretschmann, Gülen hareketinin mercek altına alınması talebini kabul etmediklerini, Alman Anayasası ve yasalarına uyması halinde Gülen hareketine karşı adım atılmasına yer olmadığını kaydetti. "ERDOĞAN'DAN DEMOKRASİ NOTU ALACAK DEĞİLİZ" Müller, “Gülen Hareketi kanunlara, kurallara uyduğu müddetçe onlara karşı herhangi bir işlem başlatmak için bir neden yoktur. Bizim, demokrasi ve insan hakları noktasında Sayın Erdoğan'dan davranış notu almaya ihtiyacımız yok” dedi. Berlin Eyalet Başbakanı ve Belediye Başkanı Michael Müller: "İÇİŞLERİMİZE ETKİDE BULUNUYORSUNUZ" Türkiye'nin girişimlerini “Almanya'nın içişlerine etkide bulunma” adımı olarak değerlendirip eleştiren siyasetçiler, Türkiye'nin iç sorunlarının Almanya'ya taşınmasına da izin verilmemesi gerektiğini savundu. KONU İÇİŞLERİ'NDE Alman Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Türkiye'nin Gülen hareketiyle ilgili aldığı kararları, ilettiği kanaat ve tespitleri not ediyor. Bununla birlikte, cemaatin Almanya'daki faaliyetleriyle ilgili talepler, İçişleri Bakanlığı'nın konusu olarak değerlendiriliyor. ÖZ ve KARA'NIN DA ORAD AOLDUKLARI KONUŞULMUŞTU Bir dönem Almanya'da olduğu belirtilen firari savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara için de Alman makamları ülkede olduklarına dair bilgi olmadığını ifade etmişti.