TÜSİAD sussa TÜİK susmuyor

Akif Beki Yazdı...

Eklenme Tarihi: 21 Şub 2025
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 21 Şub 2025
tusiad-sussa-tuik-susmuyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da sevdiği bir rahmetli Sezai Karakoç sözüydü. "Sanıyorlar ki biz sussak mesele kalmayacak. Halbuki biz sussak tarih susmayacak, hakikat susmayacak" diyordu.

Şimdi TÜSİAD susssun isteniyor ya...

Öyle bir yerdeyiz ki TÜSİAD sussa TÜİK susmuyor. TÜSİAD'dan kurtsulsanız TÜİK'ten kurtulamıyorsunuz.

TÜİK'in 2024 Yaşam Memnuniyeti Anketi çıktı.

En mutsuzların oranı, AK Parti iktidara geldiğinde yüzde 7'lerdeyken bugün 14'lere yükselmiş.

Mutluların oranıysa 2003'ten 2024'e, 10 puan eksilmiş. Yüzde 59'lardan 49'lara gerilemiş.

Son bir yılda bile ciddi düşüş görülüyor. Önceki yıldan geçen yıla, mutluluk oranında 3 puandan fazla eksilme var.

Peki halkımız niye mi mutsuz?

Mutsuzluk nedenleri arasında hayat pahalılığı başı çekiyor. Arkasından eğitim, sonra da yoksulluk sorunları geliyor.

Sıkı durun; halkımızın en önemli sorunlarında hayat pahalılığı, eğitim ve yoksulluğu ne izliyor, derseniz... "Adalet ve hukuk sistemi".

Ben demiyorum, TÜİK anketinde yazıyor.

Demek ekonomi ile adalet ve hukuk sistemimiz, halkımızı memnun değil mutsuz ediyor.

Devletin resmi anketine göre milli irade, ekonomi ile hukuk düzenimizin kötü yönetildiğini düşünüyor.

Hukuk ve demokrasi düzeltilmeden ekonominin düzelmeyeceğini de Erdoğan ve Şimşek başta, iktidar yetkililerinin açıklamalarından biliyoruz. 2020'de bu amaçla yargı reformu ve insan hakları eylem planı hazırlanmış, TÜSİAD'dan da fikri sorulmuştu.

Şunun kabul edildiğini gösteriyordu: Hukuk ve demokrasiden yani kurallı yönetimden uzaklaşmak, yatırım ortamını bozup bizi yoksullaştırmış. Halkımız da durumun farkında, sorunu iliklerinde hissediyor, hukuk ve demokrasinin toparlanmasını bekliyor.

E TÜSİAD başkanlarının dediği de bu değil miydi? Ne istemişlerdi? Yatırım ortamını iyileştirmek için hukuka üstünlük, kanun önünde eşitlik ve yargıya güvenin sağlanmasını. Başka? Keyfi soruşturma ve tutuklama garipliklerine son verilmesini.

Bunun için halkı yanıltıcı bilgi ve karamsarlık yaymakla suçlanıyorlar.

Ekonominin, hukuk ve adaletin iyi yönetilmediğini, kötüye gittiğini TÜİK sorunca halk da söylemiyor mu?

Halk, gerçek sorunlarının ne olduğunu bilmiyor da kendi kendini mi yanıltıyor?

İktidara göre Türkiye, çok süper yönetiliyor. Ekonomi şahlandı, Türkiye Yüzyılı başladı, emekliyle asgari ücretli de bayram ediyor...

Aksini söyleyenler gerçek dışı bilgiyle, dezenformasyonla karamsarlık yaymaktan soruşturulacak mı şimdi?

Adalet ve hukuk uygulamalarından şikâyet edenler de yargıyı etkilemeye teşebbüsten mi yargılanacak?

Öyleyse halkın büyük çoğunluğu okka altına gider, benden söylemesi, savcılara Allah kolaylık versin, TÜİK anketine baksanıza.

Yani başkanları Aras'la Turan'ı savcılığa çekmek, TÜSİAD'ı haklı çıkarıp TÜİK'i doğrulamaktan başka neye yarar?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın had bildirme çıkışının hemen üstüne TÜSİAD'çıların kapısına polis göndermek, yargının tarafsız ve bağımsızlığını mı ispat eder?

Söyleyin hadi; şu tabloda yargı, TÜSİAD'ın yönlendirme ve müdahale girişiminden mi etkilenmiş görünüyor?

Aras'la Turan, ifadeye çağrılsa gideceklerken polis eşliğinde getirtilmişler. Adliyede kollarına polis sokularak dolaştırıldılar. Fakat haklarında gözaltı kararı bile yokmuş. Adalet Bakanı Tunç söylüyor. Peki keyfi uygulama, o da mı yok bu fotoğrafta? TÜSİAD'ı haklı çıkarmak isteseniz bu kadarını yapmazsınız.