Dünyanın her yerinde Müslümanlara uygulanan zulümler artarken Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanları 68 yıllık Çin esaretinin en zor ve sancılı günlerini yaşıyor. Geçmişten bugüne Müslümanlara uyguladığı işkence ve baskılarla zulümde sınır tanımayan Çin yine işbaşında.1949 yılından beri işgal altında olan Doğu Türkistan’da, adeta bir polis devleti baskısı uygulayan Çin, gündelik hayatın her anını gözetlemeye çalışarak Müslümanlara hayatı zindan ediyor. Son olarak geçtiğimiz günlerde Uygur Müslümanlarına ait Kur’an-ı Kerim, seccade, üzerinde ayet yazan tablolar ve birçok dua kitabını yakan Çin Kuvvetleri’nin Müslüman Uygurlara uyguladığı zulüm şiddetini artırarak devam ediyor.
Müslümanların her anını izliyorlar
Polis devleti baskısı altında ibadetlerini rahatça yerine getiremeyen Doğu Türkistan’da yaşayan Müslümanlara uygulanan ‘Çin işkencesi’ devam ediyor. Müslümanları sürekli olarak baskı ve gözetim altında tutan Çin hükümeti, Uygur Müslümanları’nı mahallelerine yerleştirdikleri kameralar ile gündelik hayatın her anında izliyor. Mahalleler arası kontrollü geçiş noktaları, barikatlar, araç ve kişilerin güvenlik taramalarından geçirilmesi ile uyguladıkları zulmü üst seviyeye çıkaran Çin hükümeti, Müslümanları zorla bölgeden göç etmeye zorluyor.
Şiddet her geçen gün artıyor
Artan zulmün ardından Uygur halkı birçok yasağın peşi sıra gündelik hayatları içerisinde sürekli gözetleniyor. 2 senedir devam eden olağanüstü sert uygulamalar ve güvenlik önlemleri ile Doğu Türkistan adeta bir ‘Polis Devleti’ denetiminden geçiyor. Geçtiğimiz günlerde Uygurlara ait Kur’an-ı Kerim, seccade, üzerinde ayet yazan tablolar ve birçok dua kitabını yakan Çin Kuvvetleri’nin, Türklere uyguladığı zulmün şiddetini artırıyor.