Hem distopik hem de ütopik gelecek hayallerinde önemli bir rol oynayan yapay zekâ, birçok alanda aktif olarak kullanılıyor. Ancak yapay zekânın potansiyelinin tamamının kullanıldığını söylemek şu an için pek mümkün değil, bunun için daha gidilecek uzun bir yol bulunuyor.
Yapay zekânın gelecekteki potansiyeliyle ilgili çeşitli çalışmalar yürütülüyor. Statista'da yayınlanan bir araştırmaya göre, yapay zekânın etkisiyle 2035 yılına kadar gelişmiş ülkelerdeki iş verimliliği %40'a kadar artış gösterebilir.
Yapay zekânın iş verimliliğini artıracağı ülkeler
Accenture ve Frontier Economics tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, yapay zekâdan iş verimliliği açısından en yüksek oranda etkilenecek ülke, akla ilk gelen ABD ya da Japonya değil, İskandinav ülkesi İsveç olacak. Yapılan çalışmaya göre yapay zekâ, İsveç'teki iş verimliliğini 2035 yılına kadar %37 oranında artıracak.
Kuzey Avrupa ülkesi İsveç'i takip edenler ise bu konuda akla ilk gelen ülkeler olan ABD ve Japonya. Buna göre 2035 yılına kadar ABD ve Japonya'daki verimlilik, sırasıyla %35 ve %34 oranında artış gösterecek. Bu üç ülkeyi takip eden ülkeler ise şu şekilde sıralanacak:
- Avusturya: %30
- Almanya: %29
- Birleşik Krallık: %25
- Fransa: %20
- İspanya: %11
Tabii tüm bunlar "yapay zekâ insanların işini elinden mi alacak?" sorunu akıllara getiriyor. Otomasyon arttıkça mavi yaka olarak adlandırılan iş gücüne olan ihtiyaç da giderek azalıyor. McKinsey'e göre dünya genelindeki otomotiv üreticileri, 2019 yılında yapay zekâ sebebiyle işgücünü %3 ile %10 arasında düşürdü. Ayrıca bu şirketlerin %10'unda işgücünü düşürme oranının daha da yüksek olduğu tahmin ediliyor.
