Yenidoğan Çetesi Davası'nda duruşma yarına ertelendi: Entübe olmayan bebekleri entübe gösterildiği ortaya çıktı
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden Yenidoğan Çetesi Davası'nda, sanıklardan Tuğba Özkaynak’ın verdiği şok edici ifade büyük yankı uyandırdı. "Çağla, entübe olmayan bebeği entübe gösteriyor muydu?" sorusuna yanıt veren Özkaynak, "Kendisinin alanda yakındığı bir cümle, 'Bu bebeğe ilaç düşüşü yapacağım entübe gösterin' diyordu" dedi. Duruşma, bugünkü ifadelerin ardından yarına ertelendi.
Yenidoğan Çetesi Davası'nın yedinci duruşması, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirildi. Duruşmada, 22 tutuklu sanık cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları da salonda yer aldı. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Yenidoğan Çetesi Davası'nda, sanıklardan Tuğba Özkaynak’ın verdiği çarpıcı ifadeler salonda şok etkisi yarattı.
Özkaynak, Çağla'nın entübe olmayan bebekleri entübe gösterme talimatı verdiğini belirterek, "Bu bebeğe ilaç düşüşü yapacağım entübe gösterin" dediğini açıkladı. Duruşma, bugün yapılan savunmaların ardından yarına ertelendi.
"BU BEBEĞE İLAÇ DÜŞÜŞÜ YAPICAM ENTÜBE GÖSTERİN" DİYORDU
Duruşmada savunma yapan sanıklardan Tuğba Özkaynak (Baş), mahkeme başkanının “Çağla, entübe olmayan bebeği entübe gösteriyor muydu?" sorusuna, "Kendisinin alanda yakındığı bir cümle, 'Bu bebeğe ilaç düşüşü yapacağım entübe gösterin' diyordu" dedi. Duruşma savcısının evrakta sahtecilikle ilgili sorduğu, "Çağla senden bir sahtecilik yapmanı istiyor. Bunu herhangi bir yere bildirdin mi bildirmediysen neden bildirmedin. Bunu hastane yönetimine bildirmeyi düşünmedin mi?" sorusuna da "Bu isteği sadece istekte kalıyordu. Hiçbir dosya değişikliği yapmadım. Ekstra zaten çok yoğundum. Sağlık sektöründe iş bulmak kolay değil bu nedenle şikayet etmedim" diye yanıt verdi.
Savcı, "Çağla'nın seni tehdit ettiğini ve zorladığını söylüyorsun ama bir yandan da Çağla'dan para alıyorsun. Neden bu parayı almaya devam ettin? Aldığın kaynağını bilmiyor muydun?" diye sordu. Bu soruya da Özkaynak, "Shiftlik ödemesi denen bir şeydi. 4 ayda 4 kez aldım bu parayı. Hastanenin Çağla'ya vermiş olduğu, Çağla'nın da bize verdiği paraydı. Hastaneden geldiğini düşünüyordum" diye yanıtladı.
"BEBEKLERLE İLGİLİ SÜREÇLERDE BEN DEVREYE GİREMİYORDUM"
Sanıklardan tıbbi sekreter Sümeyye Özdemir de "Sanıklardan Ceren Hatice Kırım'ı, Fırat Sarı'yı ve İlker Gönen'i tanıyorum. Danışman doktorlar olarak söyleniyorlardı. Sümeyye Nur Arslan, yenidoğan bölümünde hemşireydi. Bebekle ilgili süreçlerde ben devreye giremiyordum. Alan içerisindeki süreci Fırat Sarı'ya ve İlker Gönen'e iletiyordum. Yönetimin bana talimatı buydu. Ben denetim günü alana geldiiğimde üç günlük izin dönüşümdü. Ben yokken yerime biri koyulmamış. Ben yokken epikrizler yazılmamıştı. Denetim ekibi sormuş, İlker Bey'i aradım, 'üç günlük epikriz boş' demek için aradım." dedi.
"YENİDOĞAN 23 HASTALIKTI, 27 BEBEK VARDI"
Mahkeme başkanı, Özdemir'e "Bebeği sakladım" şeklindeki tapelere ilişkin soru sordu. Özdemir, "Bebeğin saklandığını görmedim, bizim yenidoğanımız 23 kişlik alanda 27 bebek vardı. Geldiğimde 4 taburcu vardı. Doktor da hasta kabul olmuş ama taburcu olamayınca 27 hastamız oldu. Bazı bebekleri emzirme odasına ve ailelere teslim ettiğimizi söyledim" şeklinde yanıt verdi.
Mahkeme başkanının "Medisense şirketiyle para alışverişi var ne diyorsun?" sorusuna ise, "Fırat Sarı'dan veya şirketinden aldığım bir para yoktu. Borç istediğim Sümeyye Nur'a borcumu ödemiştim. Paranın o hesaptan geldiğini bilmiyordum" yanıtını verdi.
Bir bebeğin epikrizinde yaşanan anlaşmazlığın sorulmasına üzerine Özdemir, "Bir bebeğimiz vardı, 52 haftası dolan bebekler yenidoğanda duramıyor sevkimiz gerekiyordu. 112'yi aradık ama boş yer yoktu. Kendi erişkin yoğun bakımımıza çıkardık. Hemşireler arasında iletişim kopukluğu olmuş" dedi. Avukatın, "Ahmet Atilla ciro arttırımı konusunda sizden talepte bulundu mu?" diye sorduğu sanık, "Hayır olmadı" diye yanıt verdi.
Duruşma, yarına ertelendi.