Ege’nin bir kıyısıyken Büyük Menderes nehrinin taşıdığı alüvyonlarla göl haline gelen, günümüzde kirlilik sorununu aşmak için geniş kapsamlı projelerin yürütüldüğü Bafa Gölü, sayıları
her geçen gün azalan yılan balıklarına da ev sahipliği yapıyor. Dünyadaki tüm yılan balıkları gibi bu gölde de yetişkin yılan balıkları, çiftleşmek için çıkacakları uzun yolculuğa
hazırlanıyor.
Nehir ve göllerdeki kirlilik ile baraj gibi yapılar sebebiyle Türkiye’de sayıları giderek azalan ve yılda yaklaşık 400 ton civarında avlanabildiği tahmin edilen yılan balıklarının yaşam
hikayesi oldukça ilginç.
Bilim dünyası nedenini henüz çözemese de dünyadaki tüm yılan balıklarının sadece Meksika Körfezi’ndeki Sargasso Denizi’nde çiftleştiğini, bunun için dünyanın çeşitli bölgelerinden
yetişkin yılan balıklarının Sargasso Denizi’ne yolculuk ettiğini ifade eden bilim insanları, Anadolu’da da en fazla Bafa Gölü ile Büyük Menderes, Küçük Menderes ve Gediz Nehirleri’nde
yaşayan yılan balıklarının yaklaşık 6 bin kilometrelik yolculuğa çıktığını söylüyor.
Yılan balıkları Bafa Gölü’nden Büyük Menderes yoluyla Akdeniz’e, oradan da Cebelitarık’ı geçerek Meksika Körfezi’ndeki Sargasso Denizi’ne ulaşıyor, buraya ulaşan balıklar dibe dalıyor,
şu ana kadar yapılan çalışmalara göre 300-500 metre arasında yumurta ve spermalarını bırakıyorlar.
7 ile 14 yaş arasındaki yetişkin yılan balıkları öncelikle bulundukları bölgede metamorfoz geçiriyor. Rengi kararan, yağlanan, gözleri büyüyen ve koku alma duyuları gelişen balıklar,
yolculuğa hazır hale gelmeye çalışıyor. Bu gelişim tamamlandığında Şubat ve Mart aylarında yolculuk başlıyor. Göllerdeki balıklar, dereler ve küçük sular aracılığıyla denize ulaşmaya
çalışıyor. Bu süreçte yüzde 20 oranında deriden de solunum yapabildiği için kayabileceği ıslaklıktaki çamur ve nemli ortamlarda karadan da ilerleyebiliyor. Ancak bu balıkların yol veya
kuru toprağı uzun süre aşması mümkün değil.
Önüne çıkan engelleri aşarak açık denize ulaşan balıklar hiçbir şey yemeden yaklaşık 200 gün yolculuk ederek Sargasso Denizi’ne ulaşıyor. 4 bin 500 metreye yakın derinliğe sahip
çukurları bulunan bu denizde kendilerine ait bölgelerde balıklar dibe dalmaya başlıyor. Balıkların 300 ile 500 metre arasında sperma ve yumurtalarını bıraktığı tahmin ediliyor. Şu ana
kadar yapılan çalışmalarda çiftleşmeye ilişkin kesin verilere ulaşılamadı."
Eve Dönüş Yolculuğu
Çiftleşme sonrası ebeveynlerin yaşamları sona ererken larva biçimindeki yaşam formları, Avrupa’ya doğru olan akıntılarla sürüklenerek Sargasso Denizi’nden Akdeniz’e doğru hareket
ediyor. 2 yıl süren yolculuk boyunca renksiz, defne yaprağı biçimindeki formlarından Akdeniz kıyılarında yavru yılan balığı formuna dönüşen balıklar, yolculuklarının 2,5 ile 3. yılında
Türkiye kıyılarına ulaşıyor. Burada iç sulara geçmek için yağmurlu mevsimleri ve su baskınlarını bekleyen balıklar, ebeveynlerinin geldiği göl ve nehirlere dönüyor.
Japonya, Tayvan ve Kore gibi Uzak Doğu ülkelerinde geleneksel bir öneme sahip, tüketimi çok yüksek miktarda olan balıklar, Avrupa’da da özellikle Almanya, İsveç ve Hollanda’da füme
olarak tüketiliyor.
Japonya’da 120 bin ton, ABD’de 2 bin 800 ton, Avrupa’da ise 20-25 bin ton yılan balığı üretilirken, Türkiye’de ise sulardaki kirlenme ve göç yollarının kapatılması nedeniyle 1997
rakamlarıyla 400 ton avlama yapıldığının tahmin ediliyor, uygun koşulların bulunmasına rağmen henüz yetiştiricilik yapılmıyor.
Faydalı Bir Besin
Yılan balığı, çok yağlı bir balık olması nedeniyle genelde kışın tüketiliyor. Balığın yağlı yapısıyla bir çok faydasının bulunduğu ifade ediliyor. Çeşitli kaynaklarda yağının kandaki
kolesterolü erittiği, eklem ağrılarına iyi geldiğinden bahsediliyor