Binali Yıldırım'ın konuşmalarından bazı satırbaşları:
Bugünlerde Kuzey Irak'ta gelişmeler var. Burada bir referandum oldu. Bunlar merkezi hükümetten ayrılmak istiyorlar. Orada sadece Kürt kardeşlerimiz yaşamıyor, daha birçok etnik gruptan birlikte yaşayanlar. Bunların fikri alınmadan, bir inatla, bir ihtirasla, bir siyasi ikbal adına burada ateşle oynayan Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi bundan sonraki olacak olayların yegane sorumlusudur. Bizim orada yaşayan kardeşlerimizle sorunumuz yok. Bunların geleceğini karartan, ihtirasları uğruna bu bölgede yaşayan insanları maceraya sürükleyen siyasetçilerle işimiz var.
Şunu herkes bilmelidir; Türkiye'nin güney sınırlarında olabilecek bir statü değişikliği, bir yapay devlet oluşturma çabası Türkiye'nin milli güvenlik meselesidir. Türkiye, milli güvenlik meselesi konu olduğunda her türlü hareketi, ikili ve uluslararası anlaşmalardan doğan bütün haklarını kullanmakta asla tereddüt etmeyecektir. Bu bağlamda bölgeye yönelik bundan sonraki bütün ilişkilerimiz Irak merkezi hükümetiyle yani Bağdat ile yönetilecektir. İran, Irak ve Türkiye olarak bölgede oynanan oyunları akamete uğratmak için koordinasyon içinde çalışıyoruz. Cumhurbaşkanı önümüzdeki hafta İran'a gidecek. Bu bölgede Türkiye'ye rağmen bir operasyon yapmak mümkün değildir. Nasıl Fırat Kalkanı'nda gereken cevabı verdiyse şartlar ve zemin oluştuğunda aynı cevabı verecektir.
Milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan'ı yasaklamaya çalıştılar olmadı. Partiyi kapatmaya çalıştılar olmadı. Cumhurbaşkanı seçimini engellemeye çalıştılar olmadı. Bu sefer tuttular FETÖ'cüleri devreye soktular. FETÖ'cülerle bu kutlu yürüyüşü durduracaklarını zannettiler. 15 Temmuz'da Amerika'dan, Pensilvanya'dan yönetilen küresel terör örgütünü devreye soktular. Ama onların hesabı vardı, bir hesap daha vardı, o da Hakk'ın, halkın hesabıydı. Milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan hükümetiyle, yüce milletiyle bu alçaklara o gece en büyük dersi verdi, Hakk'ın, halkın gücü, tankın gücünü o gece yendi. Fetöcüler, 15 Temmuz sonrası mahkemelerde tiyatro oynuyorlar. Sanki hiç haberleri yokmuş gibi, sanki bu darbeyi başkaları yapmış gibi ret ve inkar anlayışıyla duruşmalarda adeta alay eder gibi bir tutum içindeler ama dün kafalarına dank etti. Ardahan Ağır Ceza Mahkemesi, darbeye karışanlara ağırlaştırılmış müebbet hapsi verdi ve hükmü bastı. İşte diğerleri de bunun arkasından gelecek. Ne yaparlarsa yapsınlar Türk adaleti, yargının, kanunların izin verdiği en ağır cezayı bunlara verecek. Mahkemelerde alay etmelerinin onlara hiçbir faydası yok. Onları, ağa babası Pensilvanya'daki terör başı da kurtaramaz. Yüce Türk adaleti, onların yakasını bırakmayacak.
Türkiye 2017'de, ilk çeyrekte, iki çeyrekte yüzde 5'in üzerinde büyüyerek Avrupa Birliği ülkeleri, hani Kemal Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'yi şikayet ettiği ülkelerden iki kattan daha fazla büyüdü. Dünyada, 2017'nin ilk yarısında ortaya koyduğu büyümeyle Türkiye, Çin ve Hindistan'tan sonra dünyada en yüksek büyüme oranını yakalayan ülke oldu. Kemal Bey, senin bunlardan haberin olmaz. Aç, oku, orada burada kulaktan duyma laflarla, yalan yanlış bilgilerle milletin kafasını karıştıracağını mı zannediyorsun? 2018'te milli gelirimiz 4 trilyon lira olacak, 4 trilyon lirayı da geçecek. Türkiye 2020 yılından itibaren kişi başı milli gelirle birlikte üst gelir grubuna çıkan ülkeler arasında yerini alacak. 13 bin doların üzerinde milli gelirle artık orta gelir tuzağından da kurtulacak ülkeler arasında yerini alacak. Terörü 4 yılda bitireceğim diyor. Kılıçdaroğlu hala anayasanın değiştiğini, artık seçimlerin 5 yılda bir yapılacağını bile bilmiyor. 4 yılı tutturmuş, aynı ezberini tekrar ediyor. Nasıl bitirecekmiş? Yanında taşıdığın Fetocularla, PKK sevicilerle, DHKP/C destekçilerine rica mı edeceksin? 'Terör yapmayın' mı diyeceksin.
