Yüce Divan'da yargılanacak üç eski Danıştay üyesi: Bektaş, Olcay ve Tutar

"Görevi kötüye kullanma" suçundan Yüce Divan'da yargılanacak eski Danıştay üyeleri Tutar, Bektaş ve Olcay'ın FETÖ ile ilişkileri, Yargıtay'da örgüt yöneticiliği ve üyeliği suçlarından yargılandıkları davalarda gözler önüne serildi.

Eklenme Tarihi: 23 Kas 2020
5 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Yüce Divan'da yargılanacak üç eski Danıştay üyesi: Bektaş, Olcay ve Tutar

Anayasa Mahkemesinin Yüce Divan sıfatıyla "görev suçu" yönünden yargılayacağı üç eski yüksek yargıçtan biri, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından itirafçı olan eski Danıştay üyesi Vahit Bektaş.

Vahit Bektaş, Ankara Bölge İdare Mahkemesi üyesi iken 2011'de dönemin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin kararıyla Danıştay üyeliğine seçildi.

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklananlar arasında bulunan Vahit Bektaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadeyle etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini belirtti. Bektaş, itirafları sonrasında tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesinde "FETÖ üyeliği" suçundan yargılanan Bektaş, diğer sanıkların duruşmalarında tanık olarak dinlendi.

FETÖ'nün darbe girişiminin ardından hazırlanan iddianamelerde, İstanbul Altunizade'de bulunan FEM Dershanesi, özellikle de dershanenin beşinci katındaki toplantı salonunun, örgütün yönetim merkezlerinden biri olduğu ortaya çıkarılmış, Fetullah Gülen'in TSK içindeki örgüt mensubu rütbeli personel, kaymakamlar, emniyet mensupları ve yargı personeliyle burada toplantılar yaptığı belirlenmişti.

Etkin pişmanlık kapsamında örgütle ilgili bildiklerini duruşmalarda da anlatan Vahit Bektaş, terör örgütü elebaşı Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin en üst katının bazı Danıştay üyelerince gezildiği bilgisini verdi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi heyeti de o tarihteki baz istasyonu bilgilerinden geziye katılan FETÖ mensubu Danıştay üyelerini tespit etti.

Bektaş, 2012'de İstanbul'a yapılan bu geziye 35'e yakın Danıştay üyesinin katıldığını belirterek, "İstanbul gezisi sırasında, Amerika'daki şahsın gitmeden önce Altunizade'deki dershanenin en üst katında kaldığı oda da gezdirildi. Kaldığı oda mevcut haliyle korunmuştu. Bize, 'Şu odayı kullandı, sohbetleri şurada yapıyordu.' diye anlatıldı" şeklinde beyanda bulundu.

Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki yargılama sonrası etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandırılan Bektaş, 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına çarptırıldı. Bektaş'ın ileride suç işlemeyeceği kanaatine varan heyet, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

"Danıştay abisi" Galip Tuncay Tutar

Yüce Divan'da "görev suçundan" yargılanacak bir diğer isim Galip Tuncay Tutar.

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevlerinde bulunan Galip Tuncay Tutar, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 2011'de Danıştay üyesi seçildi.

Danıştay üyesi seçildikten sonra, örgütün "Danıştay abisi" olarak çalıştığı, örgüt mensupları hakkında soruşturmaların bertaraf edilmesini sağladığı, Danıştay içindeki örgüt lehine düzenlemeleri organize ettiği belirtilen Tutar'ın, yüksek yargıdaki diğer "abi"lerle istişare kurulunda görev yaptığı iddia edildi.

Tutar'ın, 17-25 Aralık'tan sonra ABD'ye gidip geldikten sonra cebinde taşıdığı 1 doları örgüt mensuplarından birine 50 dolara sattığı da öne sürüldü.

FETÖ üyesi eski Danıştay üyelerinin, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı ve son haliyle korunan İstanbul Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin en üst katını müze gibi gezdikleri geziyi Tutar'ın düzenlediği de bazı sanıklar tarafından dile getirildi.

Rüya anlatarak motive etmeye çalıştı

Duruşmalarda dinlenen tanıklar, Tutar'ın 17-25 Aralık soruşturması sonrasında "cemaat" mensubu hakim ve savcıların bir kısmının görevden alınmasının ardından, örgüt üyesi yargı mensuplarını rüyalarla motive etmeye çalıştığını söyledi.

İfadelere göre Tutar, 17-25 Aralık sürecinden sonra ABD'ye giderek, örgüt lideri ile birebir görüştü. ABD dönüşünde örgüt mensuplarına, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in rüyasını anlatan Tutar, Gülen'in rüyasında, kolunun birinin kesildiğini gördüğünü, kesilen kolunun emniyet güçlerini temsil ettiğini, yargıyı temsil ettiğini söylediği sağlam kolunun kesilemeyeceğini, bu nedenle yargı içerisindeki yapının dimdik ayakta duracağını söyleyerek, örgütün yargı mensuplarının motivasyonlarını artırmayı amaçladı.

Hakkındaki iddianameye göre de Tutar, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünde görev yaptığı sırada Bakanlıktaki örgüt mensuplarının özel görevlere getirilmesi, yurt dışındaki dil kursları ile yurt dışı görevlendirmelere katılacakları belirlenmesi dahil birçok örgütsel faaliyeti organize etti.

Danıştay üyeliğine 2011'de seçildikten sonra buradaki örgüt mensuplarının tümünün "abisi" konumunda bulunan Tutar, Danıştay'da da sohbet gruplarını, üyelerin dairelerini, iş bölümünü belirledi, seçimlerde kime oy verileceği veya seçimlerin nasıl kilitleneceği kararlarını verdi.

HSYK'ye üye seçilmeleri sürecinde idari yargıdan adayların belirlenmesinde söz sahibi olan Tutar, FETÖ üyeliğinden tutuklu Mehmet Kaya'nın, HSYK Genel Sekreteri olmasını da sağladı.

Bu iddialarla ilgili ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanan Galip Tuncay Tutar, "FETÖ yöneticiliği" suçundan 16 yıl hapis cezası aldı.

Cübbesini asan eski Danıştay üyesi Bülent Olcay

Yüce Divan'da "görev suçu"ndan yargılanacak son isim Bülent Olcay.

Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi iken 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Danıştay'a üye seçilen Olcay, 2005-2009 yılları arasında TÜBİTAK Başkan Danışmanlığı görevini yürüttü. Olcay'ın o dönemlerde Polis Akademisi ve TÜBİTAK'taki örgüt kadrolaşmasını organize ettiği de ileri sürüldü.

FETÖ'nün yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla yüksek yargı üyelerinin görevlerini sona erdiren 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un görüşmeleri sırasında Danıştay'da bir üye cübbesini binadan sarkıttı. Olaydan sonra cübbeyi kendisinin sarkıttığını açıklayan Bülent Olcay, ayrıca odasının kapısına, "Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz." yazılı bir kağıt astı.

Darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Bülent Olcay, Yargıtay 9. Ceza Dairesinde "FETÖ üyeliği" suçundan yargılandı.

Duruşmalar sırasında, cübbe asma eyleminin örgütsel bir faaliyet olmadığını, bunu toplumsal algı yaratmak için gerçekleştirdiğini savunan Olcay, kapısına astığı "Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz." yazısıyla ilgili de yazıyı asmadan kısa süre önce dairenin yazı işleri müdürünün odasından altınlarının çalındığını, bu olayın üzerine gidilmemesi nedeniyle protesto amacıyla böyle bir yazı astığını ileri sürdü.

Olcay, savunmasında FETÖ'cü olmadığını savundu ancak terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'den "Fetullah Hoca" diye bahsetti.

Yargıtay 9. Ceza Dairesindeki yargılaması devam ederken, cezaevinde sportif faaliyet sırasında yaşadığı kaza nedeniyle kolu, bacağı ve kalçasının kırıldığı belirlenen Bülent Olcay, sağlık durumu nedeniyle tahliye edildi. Yargıtay'daki karar duruşmasında, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Olcay, tutuklanarak cezaevine gönderildi.